216 s, renkli resimler, Türkçe-İngilizce çift dilli.
Hayatı alıp eve getirmek.
Çarşıya çıkmak belki de budur. Eski evlerin, evle sokağı birbirine bağlayan geniş girişlerine “hayat” denmesi gibi... Bilirsiniz: Türkçede “çarşı-pazar” sözü birlikte anılır. Tekrara duyulan gereksinim dilde tınlar.
Yaşamın nasıl üretildiğinin, nasıl yinelendiğinin canlı örneğidir çarşılar. Yaşama olan inancın tazelendiği gürültüde kurulup dağılırlar. Taneden çoğalan dünyadır; bize bereketin çoğul sevincini yaşatır, eşyanın doğasını söylerler.
Çarşıya çıkmak niçin içimizi açar? Dalgınlıklarımıza dirilik katar? Kullanılmayı; gündeliğe katılmayı; evlere, hayatlara karışmayı bekleyen nesnelerin görünüşlerinden, yan yana duruşlarından ortaya çıkan hayata dair büyük cümle, insanın içini kamaştırır.Bize ümit etmeyi hatırlatır; yarın duygusunu sağlamlaştırır. Çarşı-Pazar, hayatlar hayal etmektir aynı zamanda. Bizi başkalarının hayatına açar. Evlerine, odalarına, mutfaklarına, hikayelerine.