Amasya - Oluz Höyük. Kuzey-Orta Anadolu'da Bir Akhaimenid (Pers) Yerleşmesi
ISBN-ISSN:
9786058371828
Oluz Höyük Kazı Sonuçları Serisi 2
2009-2013 Dönemi Çalışmaları Genel Değerlendirmeler ve Önsonuçlar
409 s, renkli resimler, sert kapak ciltli, Türkçe.
Günümüzde bereketli Amasya Ovası’nın batı kenarında konumlanmış olan Oluz Höyük'ün büyük olasılıkla Kalkolitik Dönem’e (MÖ 4500 - 3500) uzanan ilk İskanı ve sonrasındaki süreçte bir gölün kıyısında yer aldığı, tarihsel kayıtlar ile arkeolojik bulgulardan anlaşılmaktadır. Doğu yamaçta basamak tekniğinde kazılan B Açması kesitinde izlenebilen taşkın seviyelerine ait izler, hemen her mimari tabakada ele geçen su yumuşakçası kabukları ile yabani su kuşlarına ait kemikler bu durumu kanıtlar niteliktedir. 1 835-1836 yılları arasında Orta Anadolu’da keşif gezileri yapan İngiliz jeolog William John Hamilton 11 Ağustos 1836’da Zile üzerinden Amasya'ya gelmiş ve kentte üç gün kalmıştır. 15 Ağustos’ta kentten Çorum yönüne doğru ayrılan W. 3. Hamilton, Oluz Höyük’ün de yer aldığı Amasya Ovası’nı (Celdingen, Kılçak ve Düvenci Ovaları) ve Çöterlek olarak andığı Çekerek Nehri’ni gözlemleme fırsatı bulmuştur. W. 3. Hamilton yolculuğu sırasında büyük olasılıkla Bağlıca ve Zara (Doğantepe) köylerini de gören bir tepe üzerinden yaptığı gözlem sonucu, Amasya Ovası’nın jeolojik izler taşıyan bir göl tabanı olduğunu belirtmiştir. Ova üzerinde gerçekleştirdiğimiz arkeojeofizik çalışmalar, bu verimli arazinin en azından Hitit Dönemi’nden (MÖ 1500) itibaren bir göl olduğunu bilimsel olarak da kanıtlamıştır. 2B (MÖ 425 - 300) ve 2A (MÖ 300 - 200) mimari tabakalarında saptanan Akhaimenid (Pers) yerleşmelerinin söz konusu göl nedeniyle oluştuğu düşünülebilir. Perslerin yerleşme ve "basileia” kurma stratejilerinden birisini oluşturan ekosistemi ve yabanıl hayatı, zengin göl ya da kuş cenneti özelliği taşıyan sazlık ve bataklık gibi sulak alanların yakınına yerleşme politikasının tipik, ancak karakteri güçlü örneklerinden birini Oluz Höyük’te saptamış bulunmaktayız. Bugünkü bulgular ışığında Oluz Höyük Akhaimenid yerleşmesi, Pers Yolu, Pers tipi sütun kaideleri, anıtsal girişler ve açığa çıkmaya başlayan bir basileia ile karakterize olmaktadır. Bu önemli mimari kalıntıların yanısıra, Akhaimenid yerleşmesinin küçük buluntuları ile çanak-çömlekleri de sıra dışı ve niteliklidir. Büyük Pers Kralı Kserkses l’in (MÖ 485 - 465) Yunanistan seferi öncesi (MÖ 481 - 480) ordusunun bütün birliklerine toplanma yeri olarak belirlemiş olduğu Kritalla olabileceğini düşündüğümüz Oluz Höyük’ün jeopolitik ve jeostratejik önemi ile bugüne değin sayısı 52’yi bulan kurşun sapan taneleri bu varsayımımızı destekleyen askeri nitelikli arkeolojik bulgulardır.