Ozanlar/Şairler, yaşadıkları toplumda veya dünyada gelişen olumlu olumsuz olaylara duyarsız kalamazlar. Eserlerini, yapıtlarını halka sunarlarken en derin duygularını katarak sunarlar. Çoğu zaman da kendi acılarını, elemlerini halkın acı ve elemlerine katarak, hatta halkın sevinçleri ile sentezleyip dile getirirler. Hatice Ana, bir kadın ozan olmasından kaynaklı olmalıdır ki yapıtları çok içten, duygulu ve samimidir. Yaşamış olduğu yoğun yürek acısı onu şiirle daha da yakınlaştırmıştır. Hatice Ana şiir yazmıyor, halini arz ediyor. Şiir Hatice Ana’nın kendisini ifade edebildiği yegane lisanıdır. Öyle bir lisandır ki; taşlarla, toprakla, ağaçlarla, yaprakla; hazırda bulunan veya bulunmayan tüm canlılarla; doğayı ve evreni var eden (çar anasır; güneş, hava, su, toprak) ilahi kuvvetle yüzleşip hemhal olabildiği bir lisandır.
296 s.